Biz çocukken Cine 5 vardı, hızlı hızlı kanal geçerken üye olmayanlara karınca saydırırdı. Bir süre ona abone miydik, yoksa kanalın açık dönemine mi denk geldi bilmiyorum ama çocukken ilk defa Grease'i orada izleyip, bayağı etkilendiğimi hatırlıyorum. Filmi bir daha izleyebilmek için yılların su gibi akıp geçmesi gerekti (evet, 90'larda büyüdüm) ve her daim müzikal meraklısı olan ben, filme ne zaman rastlasam, durup izlemeyi, şarkılarını ezberlemeyi bir görev bildim.
Bugüne kadar yapılmış her filmi, diziyi ve görünen o ki müzikali yeniden yapmaya pek meraklı Hollywood, bu sefer de elini 1978 yapımı ünlü Grease filmine atmış. John Travolta ve Olivia Newton-John'un başrollerini paylaştığı filmin, tek seferlik canlı bir performansını yapmaya karar veren Paramount TV, kesenin ağzını açarak, sektörün önde gelen isimlerinden oluşturduğu bir kadroyla kolları sıvamıştı.
Ocak ayında, özel program kategorisinde Fox TV'de yayınlanmıştı.
Başrollerini ünlü dansçı Julienne Hough, şarkıcı Vanessa Hudgens, Broadway yıldızı Aaron Tveit, "Call me Maybe" şarkısıyla çıkış yapan Carly Rae Jepsen ve şahsi favorim, You're the Worst dizisinden hatırlayacağınız Kether Donohue'nin paylaştığı müzikal, bildiğiniz gibi 68. Emmy ödüllerinde 10 kategoride aday gösterilip, bir değil, iki değil, dört değil, tam beş dalda ödül de kazandı. Özel Program kategorisinde, En İyi Yönetmen, En İyi Özel Program, En İyi Teknik Yönetim ve Kamera, En İyi Sahne Tasarımı ile En İyi Işık Tasarımı dallarında ödülleri toplayan müzikal, diğer büyük kanalları da bu tarz programlar yapmaya teşvik etmiş gibi görünüyor.
Emmy ödüllerinden önce, Televizyon Akademisi için düzenlenen özel bir davette bir araya gelen müzikal ekibi, ünlü film eleştirmeni Pete Hammond'la programa dair söyleşirken, biz de müzikalin en önemli anlarını dev ekranda izleme şansı yakaladık. Toplam 400 kişinin görev aldığı yapım, Ocak 2016'da, 16:00'da yayına girmeye hazırlanırken, yılın 350 günü güneşli Los Angeles'ın yağmurlu ve fırtınalı talihsiz günlerinden birine denk geldiğinden, ekip, mecburen saat 3 sularında müzikalin sonunu tamamen değiştirmeye karar vermiş ve yayına girmeye 10 dakika kala oyunculara yeni koreografiyi öğretmek zorunda kalmış. Hava muhalefeti nedeniyle, şemsiyelerle zoraki yaratılan dansı hemen öğrenmek zorunda kalan oyuncular, zorlansalar da ekibe çaktırmadan ellerinden geleni yapmışlar. Rüzgar nedeniyle seti bile değiştirmek zorunda kalan ekip, canlı yayının bütün talihsizliklerini yaşadıklarını anlatıyor. Drive, Girl on the Train gibi filmlerin yanı sıra, Broadway'de envai çeşit müzikalin yapımcılığını yapan Marc Platt, bu programın, televizyonda canlı yayınlanması nedeniyle, bugüne kadar yaptığı en zorlu işlerden biri olduğunu belirtiyor.
1950'lerin ünlü dansı "Hand Jive"ın yeni bir versiyonunun görüldüğü müzikalde, yıllarca Glee dizisinin koreografisini yapan Zachary Woodlee, onlarca dansçının ve başrol oyuncusunun karmaşık dansı bellemesi için, sırtını on dansçısına dayadığını anlatıyor.
"Bu koreografiyi yaratmak, matematik problemi çözmek gibiydi. Dansçılardan birisi azıcık yana kaysa, bütün senkron bozuluyordu. Dansçılara ve oyunculara tek tavsiyem şu oldu: Kendinizi öldürmeyin ve eğlenmeye çalışı."
Söyleşinin en ilgi gören ismi, "Sandy" karakterine can veren ve Dancing with the Stars programıyla ünlenen Julienne Hough oldu. Kendisi de koreograf olan ve kardeşiyle ülke çapında dans turlarına çıkan Hough, bu koreografiyi kendisi yapmak zorunda kalmadığı için ne kadar mutlu olduğunu anlatıyor. 10 dansçının her şeyi onlardan önce öğrenerek işlerini çok kolaylaştırdığını ve şu anda o sahneleri izlerken yine dönüp aynısını yapmak istediğini söylüyor. Kim istemez ki?
Set tasarımından söz açıldığında, renklerin bazılarından memnun kalmadığını söyleyen tasarım ekibi, son dakikada kocaman okul tabelasını söküp, yeniden boyamış, yayına saatler kala da fanlarla kurutmaya çalışmış. Engin bütçeli bir yapım için çok fazla son dakika değişikliği yaşanmış gibi görünüyor.
Grease Live!'da ünlü "Frenchy" karakterini canlandıran Carly Rae Jepsen, 1978 yapımlı filmde aynı rolü oynayan ve Grease Live!'da da boy gösteren Didi Conn ile aynı müzikalde yer almanın, kendisini başta çok korkuttuğunu söylüyor.
"Orijinal French'yle aynı yapımda bulunma fikri beni çok korkutmuştu ta ki Didi Conn'la tanışana kadar. Her sahnenin sonunda, ister istemez ona bakıp "Oldu mu Didi?" diye soruyordum. Provalar ve çekim sırasında o bana Bebek Frenchy, ben de ona Anne Frenchy dedim. Bu gibi arkadaşlıkların, bu yapımı son derece büyülü kıldığını düşünüyorum."
Pete Hammond ekibe, orijinal Grease'te oynayan oyuncularla tanışıp tanışmadıklarını sorduğunda, "Sandy"yi canlandıran Julienne Hough, Olivia Newton-John ile Dancing with the Stars programının çekimlerinde tanıştığını ve sete gelir gelmez sevinçle, "Sandy'yi sen oynuyorsun" diyerek kendisine sarıldığını anlatıyor.
Söyleşinin sonlarına doğru, oyuncuların, programdan en çok akıllarında kalan anları paylaşmaları istediğinde, Vanessa Hudgins bir anda "We Go Together" şarkısını söylemeye başlıyor ve sahnedeki oyuncularla, panele izleyici olarak katılan dansçılar, hep beraber şarkıya girişiyorlar. Böylece, gözlerimizin önünde kelimenin tam anlamıyla Grease Live! vuku buluyor.
Paramount stüdyolarında gerçekleşen davetin, katılımcılar için en eğlenceli kısmı, söyleşi bittikten sonra başlıyor zira stüdyonun kocaman bahçesine, programın şerefine panayır kurulmuş! Bayağı filmlerde gördüğümüz, dönme dolaplı, bir sürü oyunlu, sosisli ve milkshake gibi Amerikan mutfağının nadide yiyeceklerinin ikram edildiği gerçek bir panayır. Tabii ki sessizce evlerimize dağılmıyoruz ve hunharca alkollü milkshake kovalayıp, dönme dolaptan aziz LA'e şöyle bir bakıyoruz. En kötü günümüz böyle olsun diyor, bir daveti daha sonlandırıyoruz.