1. Polisiye, komedi, dram ve aşkın
yani dördünün de bir arada olduğu tek dizi.
2. Kan döken mafya hesaplaşmaları
var. Fakat hiçbiri sıradan polisiye kovalamacaları gibi değil. Ayrıca ortadan
yok olan Poyraz’ın bölüm sonunda ortaya çıkışı da mükemmel olmuş. Hikayesi yeni
sezonun ilk bölümünde sanki hiç ara vermemiş gibi yerine cuk oturan ve 3. sezon
olmasına rağmen bu kadar dinamik kalabilen tek dizi.
3. Baştan sona hem heyecan,
duygusallık, aşk ve sevgi; hem de özlem, hırs, kin ve nefrete yer verebilen -ki
bu durum bende adeta bir duygu durum bozukluğu yaratıyor- tek dizi.
4. Tam kanal değiştirecekken ekranda
beliren ve her daim her telden çalabilen Zülfikar filozofu ile güldürürken
düşündüren tek dizi.
5. Sadece Zülfikar değil, tüm
karakterleri kendine has olan tek dizi. Her karakter bir duyguyu çağrıştırıyor.
Poyraz cesareti, Ayşegül özgürlüğü,
Çınar korkuyu, Sadrettin hırsı, Nevra
gizemi, Despina sevgiyi.
6. Kostümleri ile dizi izleyicisini ekrana
kilitleyen tek dizi.
7. Reklamdan nefret eden beni
ağlatarak, işte dram böyle olur derken farkında
olmadan reklamları izleten ve hemen her bölümde Tehlikeli Oyunlar’dan nefis
alıntılar yaparak kendisine saygı
duyulan tek dizi.
8. Hayatta tek başına kaldığımızda
sadece kendimize, kalabalık bir aile olduğumuzda ise sadece yakınlarımıza
odaklanmamız gerektiğini bize hatırlatan tek dizi. Ailenin çok önemli olduğunu ancak
doğru insanla ve doğru zamanda olmasının da önemini vurgulayan tek dizi.
9. İçinde gerçek aşkın olduğu tek dizi.
10. Aşkın sertçe kavurduğu kalbimizi
yatıştırıp sevginin yumuşaklığında soğutmamız gerektiğini hatırlatan tek dizi.