Poyraz Karayel: Hepsi manyak bunların!

Talih kuşu size konmaz ‘pardon yanlış geldim’ diyecek kadar bile yolunu şaşırıp gelmez.
Ve ne yazık ki ayrılık geldi çattı, emniyetin önünde vedalaşıldı. Taş Kafa’nın oğlumuz sana emanet deyişi yaklaşan Babalar Günü'ne selam çaktı sanki. Poyraz’ın "aşkımız sana emanet" deyişiyle en sonunda parmaklıklar ardına düştüler. Poyraz sorgu odasındayken Neşet’in dışarıda olduğunu duyunca delirirken diğerleri de Bahri Baba’nın dizinin dibinde önce fırçalarını yiyip sonra babanın kanatları altına girdiler.

Sema, demir parmaklıklar Zülfikar’ın boynuna urgan olup dolanmadan duruma müdahale etti. Geçen hafta çantasını yavaşça masaya yerleştirmesi, kameraya çektiğini anlamamıza vesile olmuştu. Savcı hayal kırıklığına uğradı ama bu Sema için daha zor bir durumdu. Sevdiğine ihanet etti ve Baba için kendini feda etti. Sema’nın aklına geldikçe midesinin bulanığı o gecenin sonunda gelen telefon Sema kadar bizi de heyecanlandırmıştı. Ama ne yazık ki Sefer’in gerçekten de öldüğünü Sema’yla birlikte yıkılarak öğrendik. Sefer’in yüzüğü Sema’nın boynundaki yerini bir kez daha aldı. Hastaneden sonra görüştüğü adamın kendi için tuttuğu mezarcı olabileceği aklıma gelmemişti ama The Umman Familyası ile "tatile gidiyorum" diye vedalaşmasında aslında bir daha geri dönmeyeceği aklıma gelmişti. Öyle sıkı sarıldı ki herkese... Bu, sonsuz vedanın sarılmasıydı. Yaptığı ihanetin bedeli ve Sefersizlik ağır geldi ve Sefer’in mezarı başında hayatına son verdi. Ve bir âşık çiftin daha vuslatına ölüm vesile oldu.

Senden sonra rengi yok yüreğin Portakal'lar da siyah-beyaz artık Aşkın imkânsızıysa istediğin Sevdanın rengi ölüm artık

Adil Topal’dan sonra psikopatlığın üst seviyesini gösteren, Rus elçiliğinden kaçmayı başarıp soluğu Ayşegül’ün yanında alan XXL manyak olan Neşet’ten, Poyraz’ın serbest kaldığından habersiz emniyetten kaçıp Ayşegül’ü kurtarmaya gelmesiyle, kurtulmuş olduk. Ama şunu söylemeliyim ki Tolga Güleç gerçekten rolünü çok başarılı, inandırıcı oynadı.

Poyraz Ayşegül’e, Ümranl'a Taş Kafa Bey'i de yeni evine taşınınca bizim Albay'ımız da yalnız kaldı ( eğer Tutunamayanlar'dan olup iyi birer deli olursanız Albay'ı bile görebilirsiniz). Poyraz son ödevini o gün yaptı ve cevabı buldu: Dandiklik. Hepimiz dandiğiz dedi. Karneleri alacak ve özellikle karnede zayıf getirecek kardeşlerimize mesajı vardı: Bu dandiklik girdabını senin gibi gençler bozacak.

Geldi yaz ayları başladı düğün marşları. ‘Yaz battal beden damatlık’ diye listeyi doldurmaya başlayan Zülfikar, sezonun son dersini uçaklar üzerinden verdi. Uçak rötar yapınca suçu artık havayollarına atmazsınız. Gelelim düğüne.. Ümran'la Taş Kafa'nın düğünlerinde en çok merak ettiğim nikâh memurunun ‘damat bey adınız soyadınız’ kısmıydı ki orayı yine kestiler umarım 3. sezonda öğrenebiliriz Taş Kafa'nın adını. Zülfikar’ın dillere destan düğün pastası da mükemmeldi ayrıca. Ve The Umman Familyası korosuna da buradan alkışlar.

Mutsuzlar ölmemeli Albayım, çok sevenler de hatta babalar da yaşasın; bu dünya kötülere kalmasın Albayım, kimse yaşamadan mezara konmasın.

Geldik ne can alıcı noktaya (hem mecazen hem gerçek manada). Sinan dedi ya ‘eğer senin başın belaya girdiyse orada birileri kurtulmuştur’ diye işte yine aynısı oldu. Poyraz sevdikleri için ölüme tek başına gitti. Anneleri hep kadınlardan seçiyorlar diyen Poyraz, Sinan’a hem babalık hem annelik yaptı. Sinan’ın babasının ardından ağlayışı yüreğimizi cız ettirdi. Ataberk büyümüş de küçülmüş bir oyuncu sanki o kadar güzel içten oynadı ki Poyraz Karayel'cilere duyguyu çok iyi geçirdi. Giderken Albay'la son kez vedalaştı Poyraz. "Kalbim kurudu Albayım" dedi.

‘…büyüdükçe hayallerim küçülüyor…’

Sefer giderken ‘hepimiz şu üç günlük dünyaya ölmek için doğmadık mı’ demişti Poyraz’dan bunun başka bir deyişini duyduk: ‘hepimiz unutulmak için yaratılmadık mı?’ Her aşığın dediği gibi "ayrılık ölümden beter" diyen Poyraz’a bir çift lafım var; ölüm de bir ayrılık değil mi? Hem bir daha hiç görmemecesine bir ayrılık. Aynı havayı solumayacaksın herhangi bir yerde karşılaşma ihtimaliniz bile olmayacak. Ayşegül’ün aklı tam da senin istediğin gibi sende kalacak. Hatta dediğin gibi yatıya kalacak hiç gitmeyecek ta ki Ayşegül de mezarın başında Sema gibi ölene dek. Gel gör ki Sefer’in dediği gibi ‘ölüm haktır sevgi ise baki’.


 
Ölüyorum tanrım
Bu da oldu işte
Her ölüm erken ölümdür
Biliyorum tanrım
Ama ayrıca aldığın şu hayat
Fena değildir
Üstü kalsın…*

Poyraz bir Poyraz Karayel klasiği olan ‘hepsi manyak bunların’ diyerek son nefesini verdi. Sinan Karayel’in babası, mahallemizin biricik abisi, Ayşegül kızımızın sevgilisi, mafyacılıktan bozma, emniyetten atılma… Poyraz Karayel kendine yakışır bir şekilde öldü. Umarım öyle de döner ve bütün bunlar bir rüyadır ve Poyraz'ımız dahice bir planla durumdan kurtulur.

Senaristinden yönetmenine herkesin emeğine sağlık. Yeni sezonda Poyraz Karayel'de yepyeni bir dönem olacak gibi hissediyorum ve 3. sezonu sabırsızlıkla bekliyorum.

*Cemal Süreya/Üstü Kalsın
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER