Cinayetten paçayı değil kafayı sıyırmak

Cinayetten paçayı değil kafayı sıyırmak
Yine cinayetlerin suçların işlendiği, geçmiş-gelecek karışık gidilen, ters köşelerin bol olduğu bir sezon rüzgar gibi geçti! Sezonun ilk yarısındaki heyecanı ikinci yarıya ne kadar taşıyabildiler tartışılır ama geneliyle ilk sezonun altında kalmayıp, hatta üstünde bir sezon izledik diyebilirim kendi adıma. Dizinin ilk sezondaki işlenişini 2. sezonda da devam etmesi hoşuma gitti fakat bir süreden sonra kalıplaşıp diziyi sıradanlaştırma ihtimali de var, izleyiciler "Bu da ters köşe olur." mantığına bürünebilirler. Aman dikkat!!!! E haliyle suç üstüne gelen suçlarla da bizim ev ahalisi cinayetlerden paçayı sıyırmakla kalmayıp kafalarını da sıyırmaya başladılar :)


Yine kimi öldürdünüz başımın belaları?!

Öncelikle 1. sezon finali bizi iki olayla şoka uğratmıştı. İlki Lila'yı Frank'in öldürmüş olması. Sağlam bir ters köşeydi ve kafamızda 2. sezonu beklemeye yeter de artar soru ve teoriler bıraktı. Sezon başladı, Frank neden yaptı, Sam'e olan borcu ne? sorularının cevaplarını aldık. Aklıma tam yatmasa da makul bir açıklama getirilmiş, kesinlikle eğreti ve zorlama durmuyor. Ayrıca sezonun ilk yarısında kendini gösteren kanlı paranın açıklamasını da aldık. Frank'in Annalise'in yanında olmasının Sam'in eseri olduğunu düşünürsek, geçmişte Annalise'e yaptığı ihanetin çok da göze battığını söyleyemem.

Bilmeden, doğmamış bir bebeğin ölümüne sebep olmasının verdiği vicdan azabı -Sam'in deyimiyle borcu- Lila'yı öldürerek silindi mi? İşte burada bir şeyler tam oturmuyor. Sam'e hayatı için bir borcu olabilir fakat bebek konusunda aldığı tehdidin altı boş. Sam gibi batmakta olan bir adam bu gerçeği Annalise'e söyleyerek kendini daha da dibe çekmezdi ama bunu Frank düşünemedi. Sonuçta olay buralara kadar geldi ve Frank'i çok zor günler bekliyor olacak hele ki Annalise 'aslı' öğrendikten sonra.. Frank için çorap sökülmeye başladı! -yok canım onun için üzülüyor değilim :( -
 
Gelelim diğer şokumuza.. Rebecca'yı biri öldürdü ve bu kişinin Bonnie olduğu açığa çıktı -belirtmeden geçemem dizide bu bilinmezlerin izleyicilere fazla uzatılmadan açıklanmasına bayılıyorum.- Bonnie sizin iyiliğiniz için yaptım kafasıyla aradan kaynadı ama 3.sezonda o da ortaya çıkar. Bonnie kaynayınca olay haliyle Wes üzerinde şekillendi. Onun Reb'i arayışlarını, atarlarını giderlerini, depresyonunu izlemek beni fazlasıyla yorup bayıyorken üstüne annesinin davasıyla beterin beteri olup her şeyi asistan kıza anlatacak diye öd namına ne varsa silip süpürdü. Her an yanında ona destek olmak isteyen Laurel'a karşı tavırlarına ne demeli? Wes'ten hazzetmediğim doğrudur! Sezonun ikinci yarısında Wes'in annesinin olayıyla ilgili her bölüm bir şeyler açığa çıkıp izleyiciye izlenimler oluşturuldu, her sonraki bölümle de bir önceki izlenim çürütüldü. Ters köşe yapmak bu dizinin senaristlerinin işi kesinlikle. 


"Wes, dizinin stilistinin sana bi çeki düzen vermesi lazım." by Laurel

Sezonun geneline yayılan davanın işlenişi de iyiydi. Tam davaya olan ilginiz azalıyorken klas bir hareketle o ilgi tekrar toparlandı her seferinde. Davayı dizinin ayrı bir parçası olarak değil de bazen olayların merkezinde bazen kıyısında bazen köşesinde görmekten memnunum. Ama sezon finaline kadar katil bu denilen kişilerin hiçbirine katil gözüyle bakamadım. Sürekli gelen ters köşe izlemenin yan etkileri bunlaarr, ne alırsan ters köşe! Ha şaşırdım mı asıl katile? Evet. Başarılılar da arkadaş, ondan bir şey de diyemiyorum..


Tamam, toparlanması azcık zor olmuş olabilir..

Karakterleri teker teker ele alırsak depresif olsa da içimi baymamayı başaran bir Annalise vardı. Kötü biri olduğunu hiç düşünmedim, korumacı hallerine de hep inandım gençlerin aksine. Wes'e olan ilgisini anlamış olduk. Nate ile tekrar birlikte olmaları ve Nate'in ona desteği ayrıca hoşuma gitti. İki sezondur çekmediği kalmadı, tabii bunca olaydan sonra  bebeğiyle ilgili olayları hatırlamak ona oldukça ağır geldi, dağıldı, hak da verdim ve gerektiği yerde toparlanmasını bildi. Her şeye rağmen toparlanmak onun süper gücü! 


Oooo ters köşe mi o????  

Gençlerde ise durumlar karışık. Wes'in dertleriyle, diğerlerinin mızmızlanmalarıyla, Frank'in sırlarıyla uğraşıp duran Laurel'ı daha çok sevmeye başladım. Biraz daha zeki olsa Annalise'in tahtına aday olur, kısa bir süre Bonnie'cilik oynadı ama daha yolu varmış, anladık. Frank'le olan ilişkilerini de sevdiğimi itiraf etmeliyim bu yüzden Wes'le olan tuhaf kaçamağını göz ardı etmek istiyorum. Frank'le durumları ne olur muamma, izleyip göreceğiz..

Yazı devam ediyor.. 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER