Bünyesinde ülkemizde hizmet veren FOXLife, FX Türkiye ve FOXCrime gibi yabancı dizi ağırlıklı yayın yapan kanalları da bulunduran FNG (FOX Networks Group), Avrupa ve Afrika'da yayınlanacak ilk senaryolu iç yapımı Deep State ile izleyicilerin karşısına çıkmaya hazır durumda. Sezonu sekiz bölüm sürecek dizi, daha başlamadan gelecek sezon onayını aldı bile.
Deep State, ilk bölümüyle bu akşam 20:30'da
FOXCrime kanalında ekrana gelecek. Ben de ilk bölümünü izleme fırsatı bulmuşken biraz bahsetmek istedim.
Matthew Parkhill’in yazıp yönettiği dizinin kadrosunda Mark Strong, Joe Dempsie, Alistair Petrie, Karima McAdams, Lyne Renee ve Anastasia Griffith gibi isimler yer alıyor. Hikayesi Britanya, ABD, İran, Lübnan ve Fransa’da geçen proje esasında casusluk dünyasında geçen aksiyon temelli bir drama. Konusu genel olarak şöyle:
Geçmişinden ve hükumetlerin güç savaşlarından kaçarak emekli olan Max Easton (Strong), MI6/CIA içerisindeki gizli bir yapılanma olan The Section’ın yöneticisi George White (Petrie) sayesinde değer verdiği birisinin öldüğü haberini alıyor ve bu sebeple yeniden sahaya çağrılıyor.
Easton, kısa bir süre içerisinde kendisini Orta Doğu’da kaos yaratarak çıkar sağlamaya çalışan istihbarat örgütleri arasında ve bir istihbarat savaşının ortasında buluyor. Sırlarının gizli kalması uğruna yapmayacakları hiçbir şey olmadığını gösteren bu örgütlere karşı tehlikeli bir oyun oynamaya girişen Easton, bir noktada geride bırakmaya çalıştığı bir hayatın içine dalıyor. İçine düştüğü ortamda yolu zeki istihbarat ajanı Leyla Toumi (McAdams) ile de kesişiyor ve araştırmasına devam ettikçe dünyanın en tehlikeli ülkelerinin istihbarat servislerinin arasındaki ürkütücü bağları ortaya çıkarmaya başlıyor.


Deep State, türü sevenler izleyiciler için temposu ve aksiyonuyla kendisine çeken bir ilk bölüme sahip. Hatta gelmişken bu kadarını beklemediğimi itiraf edeyim. Literatürü baştan yazmıyor elbette onu beklememek lazım ama yavaş akan bir bölüm görürüz beklentisindeydim. Bunda daha başlarda önümüze gelen 'malum' sürprizin etkisi de var elbette ve bunu bölüme yaymada, gelecek bölümlere bırakmada genel anlamda iyi iş çıkardılar. Hikayesi gereği sadece mekanlar arası geçiş değil -ki ayrı tat katmış- zamanlar arası çeşitli geçişler de yapılıyor.
Diziyi izleyenlerin aklıma gelmesi kuvvetle bir dizi var: Homeland. Hatta bileni vardır, yedinci sezonu devam eden diziyi de ülkemizde FOXCrime yayınlıyor. İlk olarak dizinin jeneriğini izlerken böyle bir benzetme yapmış oldum. Hatta Homeland'in arka fonda konuşmaların geçtiği jenerik tarzı bile mevcut burada. Bittiğinde de "Homeland’i seven bunu da sever herhalde," sonucuna vardım zaten. Strong'un canlandırdığı ana karakter -abartmak gibi olmasın da- sanki Carrie'nin bipolar olmayanı.
Şu an için zaman zaman bu tarz Amerikan dizilerinde görmekten aşina olduğumuz "Her şey bize bağlı. Dünyayı biz kurtarıyoruz," moduna girmemeleri de avantaj bir durum olmuş. Gelecek ne yaparlar tabii orası muamma ama bu seviyeyi korurlarsa devamına takip durumdayım.
Deep State dizisi böyle bir dizi işte efendim.