Aşktan kaçış yok İclal Tuna 22 Ağustos 2014 Basit bir köfte ekmek yemeye gittiğinde masaya her zaman fener ya da tavşan gelmez, herşey bir anda saçma sapan romantikleşmez. Peki ya bunlar oluyorsa durup bir düşünmek, kıymetini bilmek gerekmez mi? Mete’ye olan platonik aşkının bittiğini kendi ağzıyla söyleyip kulaklarıyla duyan Öykü, içinde filizlenen yeni duygunun paniğiyle, Ayaz ise Öykü’nün sözlerinin verdiği umutla başladı güne. Henüz daha birkaç saat önce ayrılmalarına rağmen gününü yine Öykü’yle geçirmek isteyen Ayaz, hazırladığı sürprizli gün için Öykü’yü ikna etmekte zorlansa da, başardı! Ayaz’ın hislerinin artık farkında olan ve dahası kendisinin de kapıldığını farkeden Öykü, Ayaz’ın yakınlaşma çabalarıyla panikledi ve zor durumda kalacağı bir son dakika senaryosu ile kendini “uydurma Kaslı Ahmet” ’in çakması Amigo Mahmut ile akşam yemeğinde buldu.Bitmek bilmeyen kıskandırma maratonunda saçma olansa; sabah tüm günün planını yapıp sonra Öykü’den Kaslı Ahmet’i duymasıyla yanında alakasız bir kadınla yemeğe gelen Ayaz oldu. İlgisini göstermeye çalışan bir adam çizilmeye çalışılırken, aynı zamanda her fırsatta başka kadınlarla kıskandırmaya çalışan adamı yanyana koyamadım açıkçası ben. Gece ise herşeye rağmen yine Ayaz’ın planladığı gibi romantik bir yemek (evet köfte-ekmek yeri gelir en romantik yemektir) ve dondurma ile sonuçlandı. Ayaz ve Öykü her ne kadar atışıp tartışarak da olsa birbirlerini tanımaya çalışırken, Mete ve Şeyma ise apar topar verilen bir evlilik kararının ardından Şeyma’nın gerçekleri ile yüzleşerek yürütmeye devam ettiler ilişkilerini. Babasının doğumgünündeki apar topar ve yüzüksüz evlenme teklifinden sonra bir de kuyumcuda dürüstlük vurgulamaları eşliğinde evlenme teklif etti Mete. Mete’yi kaybetme korkusuyla Öykü’ye günah çıkartarak kendini rahatlatmaya çalışan Şeyma, aynen kendisinin de söylediği gibi Ayaz’ın baskısıyla köşeye şıkışmıştı. İçinde bulunduğu hayattan kurtulmak isteyen ve bunun için herşeyi yapmaya hazır olan Şeyma, bir yandan da deli gibi kıskandığı Öykü’ye ilk defa gerçek yüzünü gösterdi. Bir an Şeyma Öykü’nün derisini yüzecek ve üzerine geçirecek sanmadım değil sahne esnasında. Başka çıkış yolu olmadığını bilen Şeyma salya sümük ağlayarak Mete’ye üstü kapalı ve yarım yamalak bir itirafta bulundu. Hala Şeyma tarzı bir kızla evlenmeyi düşündüğüne inanamadığım Mete ise, duyduklarına ve Şeyma’yı hiç tanımadığını da farketmesine rağmen yine de yumuşayıp olanları kabullendi, üstelik kendisine dürüst davrandığı için de teşekkür etti! Arkadaşının yaptığı yanlışı gören ama en baştan müdahele edemediği için ipleri Şeyma’ya kaptıran Ayaz, Şeyma’nın şeytani planı ile oyunun kaybedeni olmaya da mahkum oldu. Rıza’yı tehdit edip Ayaz’a söylediklerini yalanlatan ve ince ince Ayaz ile ilgili ayarı Mete’ye vermiş olan Şeyma için plan tıkır tıkır işledi. Ve Mete-Ayaz arkadaşlığı entrika kurbanı oldu. Gerçekleri bilen Öykü, ve Şeyma’nın evli bir erkekle olan ilişkisini duyan Bülent bu arkadaşlığı kurtarmak için bakalım kaç bölüm sonra konuşacaklar. Şeyma’yı kolay kolay bırakacağını düşünmediğim Rıza ise bence Mete için gizli bir tehdit olacak şimdiden sonra. Sürekli Ayaz-Öykü-Şeyma-Mete arasında dönen olayların arasına sıkıştırılan ve sahneleri dakikalarla sınırlı olan İlker ve Sibel, ilk bölümlerdeki itici karakterlerinden sıyrılmış gibiler 2 bölümdür. Gerçi tam biraz daha normal bir çift olmaya başlıyorlar derken, Sibel’in anne olma kararını duyunca bayılan İlker, (çocuğu kendisi doğuracak sandı zaar) o eski saçma sapan çapkın günlerine dönmez umarım. Önem ve Bülent ise yine çocuklarının hayatlarının gölgesinde geçirdiler günlerini. Gizli kapaklı yaşadıkları ilişkilerini her ne kadar açıklamak isteseler de bu yine çocukların gündemiyle ertelendi. Aralarında yaşanan ilişkinin nasıl başladığını ve ne kadar sağlam olduğunu henüz öğrenmediğimiz çift, şimdi Ayaz ve Mete’nin arasında yaşananlarla epey sarsılacak diye düşünüyorum. Öykü’nün annesi Meral’e gelen icra daha önce maddi sıkıntılarının olduğu gösterilmediğinden pek damdan düşer gibi oldu. Ancak bir şekilde Meral’in de diziye hikayesiyle dahil olması aslında hiç de fena olmaz. Önceki bölümlerde eşi tarafından terkedilmiş olduğunu öğrenmiştik, bir ihtimal ileride baba da ortaya çıkar diye düşünmüyor da değilim. Öykü ve Burcu’nun kütüphanedeki kaslı adam avını Emre’nin yanında yapmasından sonra Burcu Emre’den özür dilemek istedi. Emre’nin çocuklarla yaptığı antremana giden Burcu’nun kalecilik tecrübesini izlemek çok keyifliydi. Genel olarak Emre-Burcu çiftini izlemek, özellikle Burcu’nun Emre konusundaki masum israrı ve şımarıklıktan uzak tavrı sayesinde çok keyifli. Emre’nin 2 bölümdür Öykü’yü kafasından atmış görünen halleri de tutarlı devam ederse çok hoş bir çift izlemeye devam ederiz. Önem’in asistan seçmeleri, Olcay-Şeyma koalisyonuna rağmen Öykü’nün başarılı çizimi ve sunumuyla Öykü’nün lehine sonlandı. Şeyma haksız elde ettiği ama ilk defa Öykü’ye büyüklük taslayacağı konumunu kaptırdı. Hatta bunu Önem’in aşağılamaları eşliğinde ve Öykü’nün gözü önünde yaşayan Şeyma’nın da damarına itinayla basılmış oldu. Öykü’ye görevinde başarılar ve bolca sabır diliyorum. Heyecanını Ayaz ile paylaşmak isteyen Öykü, Ayaz’ı kendisi için özel olan, Kiraz Mevsimi’ni ilham aldığı yere götürdü. Morali zaten bozuk olan Ayaz, Öykü’nün ilk defa kendisi ile özel bir anı paylaşmasını beklerken ve ilk defa açıkça ilgisini kelimelere dökmüşken Öykü’nün sözleri ile yıkıldı desek yeridir. Burcu’ya kalbinin boş olduğunu, Ayaz’ı arkadaşı olarak gördüğünü söylemesine rağmen Ayaz’ın üzüntüsünü hissederek rüyasında gören Öykü’nün, artık Ayaz’a olan aşkını farketmesi an meselesi. Kiraz ağacının altında Ayaz’ın kalbini kırdıktan sonra geldiği noktada fazla naz aşık usandırmış mı 8. Bölümde göreceğiz. 7.bölümünü geride bırakan Kiraz Mevsimi daha önce de yazdığım gibi hala 10 kişinin arasında ama özellikle 4 kişinin etrafında dolanmaya devam ediyor. Ayaz ve Öykü’nün aşklarını merak ederken, salt Şeyma’nın entrikalarının yönetmediği, yeni konuların da eklendiği ve geliştirdiği bir hikaye beklemeye devam ediyorum. Israrla Ayaz’a dublaj yapmaya devam edip alışmamızı bekleyen yapıma hala alışmadığımızı, aksine her geçen gün daha da rahatsız olduğumuzu, oyuncunun performansını gölgelediğini ve artık bu dublaja çözüm bulmalarını bir defa daha buradan iletmek istiyorum. Sezon dizilerinin ve güçlü yeni yapımların birer birer tanıtımlara başladığı bu kritik günlerde, seyirciden gelen izlenimleri yapımda yeralan tecrübeli isimlerin başarıyla entegre edeceğini umuyorum. Keyifle izlediğim ve izlemeye devam etmek istediğim Kiraz Mevsimi’ne de bol şans diliyorum. İclal Tuna tnaliye@gmail.com @tunaiclal