Hollywood, ekim ayından beri tarihinin en büyük krizlerinden birisini yaşıyor. Onlarca isme Oscar kazandırmış, sektörde çok büyük ağırlığı olan Harvey Weinstein hakkında bitmek tükenmek bilmeyen taciz ve tecavüz iddialarının çığ gibi büyümesinin ardından devamı çorap söküğü gibi geldi. Birçok ünlü isim hakkında başka başka iddialar ortaya atıldı; bunlardan Louis C.K. gibi kabul edeni de oldu, kesinlikle reddedenleri de. Kimisi için polis soruşturması devam ediyor, bazısı da kamuya açıklandığıyla kaldı. Hangi isimler bu zamana kadar olanları biliyordu da susuyordu tartışması ise bugün bile devam ediyor.
Ama elbette oraya çıkan kirli çamaşırların toplumda da farklı yansımaları oldu, özellikle kadınların bir araya gelmesini ve seslerini korkmadan çıkarabilmelerini sağladı. Bu seslerin öncüsü olarak da #MeToo hareketini gösterebiliriz. Tarana Burke'ün 2006'da tacize uğrayan siyahi kadınlara empati için yarattığı bu kalıp, olaylar patlak verdikten sonra aktris Alyssa Milano'nun kullanması ve kullanılmasını teşvik etmesiyle popüler oldu. Kısa sürede milyonlarca paylaşım sağlayan etikette özellikle kadınlar kendi başlarından geçen olayları anlatmaya başladılar ve bir destek ortamı oluşturuldu. Hatta birçok erkek de kendi başından geçenleri anlatarak veya kadınlara destek olarak katıldılar.
Öyle ki Facebook'ta ilk 24 saatte 4.7 milyon kişi tarafından 12 milyon paylaşımda kullanıldı mesela. Sessizliğini bozup destek veren isimler arasında Gwyneth Paltrow, Ashley Judd, Jennifer Lawrence, Terry Crews, Reese Witherspoon, Rosario Dawson, Viola Davis, Anna Paquin, Lady Gaga, Björk, Sarah Hyland, Uma Thurman ve Ellen DeGeneres de yer aldı.
Her yıl 'Person of the Year' ismiyle yılın kişisini seçen Time dergisi bu yılın kişisi olarak The Silence Breakers'ı seçti. Yani cinsel tacize karşı sessizliğini bozup cesurca başından geçenleri anlatan kişileri. #MeToo hareketi çeşitli açılardan eleştirilse bile kapsamı daha da büyüyen bir hareket haline geldi.
Şimdilerde bu hareketin önde gelen tanınmış birçok ismi Time's Up'a da destek veriyorlar. Cinsel tacizi önlemek veya maruz kalanlara yardım etmek için kurulan bu yeni oluşum 13 milyon dolarlık bir bağışla harekete geçti. Amaçları arasında tacizi tolere eden şirketleri finansal sonuçlara maruz bırakmak ve gizlilik sözleşmelerinin kullanımını azaltabilmek de bulunuyor.
Ayrıca Jackie Speier ve Kirsten Gillibrand, 'Me Too' isimli yeni bir tasarı teklifini Amerika'da kongreye sundular ve devletin cinsel taciz suçlamalarına karşı olan tutumunu değiştirmelerini istediler. Anlaşmaların gizli kalmaması, tazminatları kişinin kendisinin ödemesi, tacize uğrayan kişinin dilerse malum kişiden uzak bir ortamda işini güven içinde yapabilmesi de tasarının kapsamında bulunuyor.
Bu gece de 75. Altın Küre Ödülleri düzenlenecek ve olayla artık törenlere de yansımaya ciddi anlamda başlayacak. Hatta kadın oyuncuların büyük çoğunluğunun törene
siyah renk giyerek geleceği günler öncesinden
duyuruldu mesela. Aynı şekilde erkek oyuncuların bir ısmı da kendilerine
katılacak. İki ay kadar sonra Oscar ödülleri de var malum. Bakalım daha neler olacak?