Bizlere artık oyun içinde oyunlarla değil, tehlikeli
oyunlarla geliniz efendim. Uzun bir aradan sonra yeniden heyecanımıza merak
katan, bir sonraki bölümü iple çekmemizi sağlayan bir bölüm izledik. Sır
perdelerinin Melek'le aralanmaya başladığını görmek hepimize yeniden umut
oldu. Coşkun’u bir yandan, Sarp ve Mert’i diğer yandan bütün işler kızışmaya
başladı. Ocakta altı sonuna kadar açılıp kaynamaya bırakılmış su gibi
hissettim bu bölüm. Coşkun’un, nihayet Sarp’ın eline geçmesiyle ortalığı
karıştıracak daha büyük olayları izleyeceğimizin sinyallerini alıyoruz artık.
Gerçi hala bir yanım fazla ümitlenmemelisin diye bas bas bağırıyor. Malum
dizide her olay bir flashback sahnesi veya muhteşem hızlarıyla nerden
geldikleri belli olmayan ‘Organize’ ekibi sayesinde yön değiştirebiliyor.
Dizimizin bitanecik kilit ismi Coşkun, Melek'e Celal Baba'nın
öz kızı olduğunu söylediğinde bir oh çektik resmen. Artık bir yerden Kebapçı
Celal’in sıkışması lazımdı haliyle. Sarp, Coşkun’dan kardeşi hakkında bir
şeyler öğrenmek için çırpınırken, bizler de televizyon başında kendimizi yiyip
bitiriyoruz. Ah ah! Her şey Coşkun’un ağzından çıkacak bir ‘Mert senin
kardeşin.’ cümlesine bakıyor resmen.
Coşkun’un iyi bir karakter olduğu söylenemez ama rolün
hakkını fazlasıyla verdiğinden olsa gerek, bence dizinin en sempatik
karakterlerinden biri. Yaptığı çoğu kötülüğü de Celal Baba yüzünden yaptığını
düşünürsek bu onu Celal’den daha iyi biri bile yapabilir. Her ne olursa olsun
paylaşılamayan bir karakter olduğu kesin zaten. Yusuf müdürden Davut’a,
Davut’tan Sarp’a ordan oraya sekerken Mert’in elinde kalacak tamam artık
dediğimiz sırada hoop Yaşar’ın içine daldığı bir sahneye şahit olduk bu bölüm.
Ardından ortaya çıkan muhteşem organizemiz de o sahnenin cabası.
Korkuyorum artık yolda giderken pat diye önüme organize ekibi çıkacak diye. Her
yerdeler!!
Mert’in, Coşkun’u kendi için almak istemesi çok normal tabii
ama nezarethanede Sarp’ın onu hırpalarken konuştuklarına kulak misafiri
olduğunu gördük. Biraz da Sarp’a hak vermesi gerektiğini düşünüyorum. Yeri
geldiğinde her şeyi Füsun teyzesi için yapıyor zaten, Sarp’la kavga etmek
yerine işbirliği yaparak Coşkun’dan beraber faydalanmaları ve bizimde iki
kardeşi beraber izlememiz çok tatlı olabilirdi mesela. Bunun yerine Coşkun’un
öldüğünü sanıp Sarp’a karşı nefretini büyüten bir Mert göreceğiz maalesef.
Devamlı tekrar edilip atlanan bir nokta ise Mert’in Celal
Baba’ya olan Coşkun kızgınlığı. Gerçek adını öğrenecekken Celal Baba’nın bunu
engellemesi, ailesini öğreneceğini bildiği halde hala Coşkun’u öldürtmek
istemesi… Mert bunların farkında olup, Celal Baba’ya kızdığı halde ona karşı
harekete geçmemesi çok batıyor bana. Melek olayından ders alması lazım artık.
Melek demişken gelelim bölümün asıl olayına. Sonunda bir şey
olmayacağını bilsek de silah olayı hariç tüm verdiği tepkilerinde haklıydı
Melek. Coşkun’dan öz babasını öğrenmesi zaten büyük bir şok olmuşken, Mert’in
ortaya pat diye annesini de öldürdüğünü söylemesi şok üstüne şok oldu. Benim
bile içimi acıttı. Melek'in ‘babamın yaşadığını öğrendiğim gün seni
kaybettim.’ demesi zaten yeterince ağırdı. Melek-Celal Baba ikilisini bu
bölümden itibaren bitmiş kabul ediyorum şahsen. Celal Baba cephesine ilk darbe
geldi bence. Bütün bunlara rağmen Celal’in Coşkun’a bir hışımla kafa tutması
biraz fazla değil miydi sizce de? Hele evde Sarp’ın yanına giderken var mı
elinde başka kozun demek ne demek Celal Baba? Melek çekmeceden silah alıp show
yapacak olabilir ama eğer Mert’ten önce Sarp, Umut olayını öğrenirse o sadece
silahla yetinmez gibime geliyor.
Yaşar’ın bu kadar bile kalıcı olacağına ihtimal vermemiştim
en başında, yanılttılar beni. Bir süre daha onu göreceğiz bu gidişle. Yusuf
Müdür’ün oğlu da işlere daha çok karışacak gibi görünüyor. Bakalım Celal'le yolları
nasıl kesişecek, merakla bekliyorum. Müdür’ün ‘Umut için’ motivasyonuyla Sarp’a
desteğini izlemek keyifli bir hal almaya başladı umarım böyle devam ederler. Bu
esnada asıl tehlikeli oyunu Umut için Sarp başlattı. Arabada Coşkun’a sıktım
demesi çok riskliydi çünkü ilerde Coşkun’un ortaya yeniden çıkması Sarp için
yolun sonu demek olur. Coşkun’dan artık sihirli sözcükleri duymak için en az
Sarp ve Mert kadar biz de sabırsızlanıyoruz!
Haftaya görüşmek üzere.