Extant görücüye çıktı

Extant görücüye çıktı
Molly'nin eski sevgilisi Marcus rolünde Sergio Harford oynuyor.
CBS’in “Executive Producer” listesi ( Steven Speilberg, Greg Walker, Mickey Fisher, Brooklyn Weaver, Justin Falvey, Darryl Frank) oldukça kabarık ve yaldızlı isimlerden oluşan dizisi Extant, görücüye çıktı. 1.6 milyon seyirci alan proje “Ama havalar da ısındı?” gerekçesinin arkasına saklanabilecek mi emin değilim ama kişisel beğeni listeme girmek için oldukça vasat bir başlangıç yaptı. Tanıtımları dönerken Twitter’da, “İçimde bu proje ellerinde patlayacakmış gibi bir his var” demiştim. İçerik açısından kehanetim gerçekleşti. Özellikle de yabancı yapımların yayına çıktıktan sonra “ilk bölümün günahı olmaz” klişesine yapışabilecekleri makul sayılabilecek hiçbir gerekçeleri de yokken. Hoş adamlar zaten böyle bir gerekçenin varlığından bile haberdar değiller. Bu bizim Türk yapımcılara has bir komik gerekçe.. Neyse..

Eğer aylar önce Akta Manniskor  namlı Nordic diziyi izlememiş ve 1960 doğumlu yönetmen Harald Hamrell’i tanımamış olsaydım Extant belki biraz daha ilgimi çekerdi. İki proje arasında tek ortak nokta ‘tür’ olsa da dramanın sırtını yaslayacağı alan ve kurulan dünyalar da birbirinden uzak değil. İşbu açıdan bile Extant izlerken aklımda durmaksızın Akta Manniskor vardı. Lütfen izleyiniz. Extant, Mickey Fisher’in yarattığı, ilk bölümünü  Allen Coulter’in çektiği zamansız, mekansız bir bilim-kurgu draması. Mickey Fisher kim derseniz başarılarına aşina değilim. Adını da ilk kez duydum desem yeridir. Çok merak eden IMDB’ye baksın ya da tarafımdan atlanmış cevherlerini bilen bu yazının altına yorum olarak bıraksın, lütfen. Yönetmen Allen Coulter ise bence ilk bölümde teknisyenlik başarısına dünya kurma başarısını ekleyememişti. Allen Coulter, on’larca bölüm Sex and The City, The Sopranos, Broadwalk Empire, House of Cards yönetmiş, Sons of Anarchy, Rubicon, Nurse Jackie ve Damages gibi dizilerin de pilot bölümlerini kurmuş, teknik yeterlilik açısından rüştünü DEV ispatlamış bir yönetmendir. Hoş, sinema sektörün dahi (!) çocuğu Steven Speilberg’ün adının geçtiği yerde kim kendi dünyasını kurmaya yeltenebilir?

Sandra Bullock'un Gravity performansıyla kıyaslayınca Molly yerçekimsiz alana detox için girmiş ev kadınına benziyor.

Pilot bölüme gelirsek, ekranda görüntüler dönmeye başladığında anladık ki Amerika’dayız, bir orası net lakin tarih belirsizdir. Evin içinde 10 numara şahane bir maket uzay aracı uçuran ufaklık Ethan (Pierce Gagnon) annesinin (Halle Berry) -yüzünüze güller- istifra edişini ürkütücü bakışlarla izlemektedir. Anne Molly, astronot ve 13 ay süren solo uzay görevinden taze dönmüş. Beyanına göre de vücudu dünya haline adapte olmaya çalışıyor. Oysa biz aylar süren tanıtımlar sebebiyle Molly’nin hamile olduğunu biliyoruz. O yüzden de bu kısmı çabuk geçelim olayın nasıl olduğuna gelelim istiyoruz. Mümkün olamıyor. Belki yer gök inlediği halde yapılan tanıtımları ve “Uzaydan hamile dönen kadın astronot” cümlesini duymayan ücra Amerikan kasabaları ya da üçüncü  dünya ülkeleri vardır diye olayı uzatıyor da, uzatıyorlar.

Halle Berry performansının vasatlığından mıdır nedir, Molly, uzay aracındayken 13 saat süren arıza esnasında başına gelenleri sanki HİİÇ hatırlamıyormuş gibi görünüyordu. Doktoruyla konuşurken vedahi flashbackler girmeden az önce Molly de şaşkın bir ifade eşliğinde olanları bizimle birlikte hatırlamaya başladı. Oysa yaşadığı kökü dev bir travmaya dayanan olayları unutması pek de mümkün görünmüyordu. Eğer unuttuysa da bu durum giflere baktığı anlardaki oyunuyla da bana pek geçiremedi. Zaten bölüm içerisindeki ağlak ifadeleri, karakteri çekiliş kazanmış da uzay gezmesine gitmiş şanslı bir ev kadını gibi yorumlayışı yani Molly’yi bir pembe dizi elemanıymış gibi ele alışı da eklenince Halle’ye tek söyleyeceğim: Otur sıfır oldu.

Adam güzel! Onun uğruna suratsız ve ağlak Molly bile birkaç bölüm çekilir.

Molly ve dünyalar şahanesi, -diziyi bu saatten sonra tek izleme sebebim- bilim adamı kocası John Woods (Goran Visnjic ) ekranda göründüğünde hikayeye libido katılmak suretiyle iş birazcık başını kaldırdı ama yeter mi? YETMEZ! Tatlı John, ‘oğlum’ dediği “ful insansı üstelik büyüyebilen robot” yaratma projesine, Nordic dizi Akta Manniskor’un odaklandığı ‘Hubot’ sorununun çok gerisinde bir yerden başlıyor gibiydi. “Canım sen evin müştemilatında bu teknolojiyi geliştirdiysen kim bilir yatırımcı holdingler neler becermiştir, ve dünya ne haldedir?”dedik ve çok şükür gördük. Tablet almış başını gitmiş, benden demesi. İnsansız kara aracı teknolojisi de öyle.. Ama her akşam çöp dökmek baki.

Tatlı bilim adamımız ve ideal koca John’a destek atıp para yatıracak şirket yetkililerinin sorularından da anladık ki “Extant Dünyası” sosyal yaşamda hayata geçmiş onca “fantastik” gelişmeye rağmen ‘Humanichs’ olayına henüz aşina değiller ya da geçmişte bir tür Hubot başkaldırısı yaşadılar da o sebeple projeye defans yapıyorlar. Haddizatında hikayenin kilit muamması da yalnız göreve çıkmış bir astronotun geminin kamera kayıtlarını tek tuşla silmesine izin verilmesiydi. Üstelik evvelce görev başında ölen astronotlar olduğu halde ve o ölümlerden de Yasumoto Holding ve DEV entrikalarının sorumlu olduğu seyirciye hissettirildiği halde. Yazar ve yönetmen buraları hep havada bırakmış.

Pierce Gagnon henüz dokuz yaşında olmasına rağmen muhteşem bir oyunculuk performansı sergiliyor.

Azıcık şundan, birazcık bundan diyerek insan dondurma, detoks yatağı, adam klonlama, hubot, intihar etti denilen ama yaşayan mistik astronotlar, halüsünasyon, füzyon mutfağı anlayacağınız Allah ne verdiyse hikayeye koyan hatta yetinmeyip başımıza Ronin-Ninja görünümlü Yakuza mirası dahi çıkaran Extant, bana göre tam bir çifut çarşısı olmuştu. Extant, proje tasarımcısının sırf bu karmaşadan nasıl çıkacağını görmek için izlemeye değer. Aksi halde bu projenin pilot bölümünde “young- adult” amerikan seyircisine telaffuz edeceği yeni bir söz ve farklı bir hikaye vaadi yok. Gider ayak söylemeden edemeyeceğim bir diğer konu da Molly’nin ölmüş sevgilis Marcus rolünü ifa eden Hollywood’un yeni keşfi Sergio Harford’u DEV beğendiğimdir.
 
Böyle işte..
R.
 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER