!f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin
kurucularından ve direktörlerinden, masal anlatıcısı Pelin Turgut’un ilk
kitabı Eriyen Ülkenin Sırları,
Ganj Yayınları’ndan çıktı. 10 hikâyeden oluşan ve güncel sanatçı Bülent Gültek
tarafından resimlenen kitap, günlük hayatın koşturmacalarından sıkılmış yetişkinleri,
içinde
büyünün, kayıp hikâyelerin, konuşan haritaların, duygusal uzaylıların geçtiği büyülü ve şiirsel bir yolculuğa çıkarıyor.
17 yıldır bağımsız sinemanın Türkiye’deki kalesi !f İstanbul
Bağımsız Film Festivali’nin
kurucularından ve direktörlerinden Pelin Turgut’un ilk kitabı Eriyen
Ülkenin
Sırları, Ganj Yayınları’ndan çıktı.
Aynı zamanda TIME, The Independent gibi pek çok yayında yazarlık yapmış, Avrupa’da ve Türkiye’de
masal anlatıcılığı yapan Turgut’un kitabı, bir grup masalcının uçlarından eriyen fakat
sebebi anlaşılamayan, kısmen hayali bir ülkenin kaybolan hikâyelerini keşfedişini
konu alıyor.
Masalcılar,
uzaylılar, parmak kızlar
Pelin Turgut’un
“Bildiğiniz ama bilmediğiniz bir yerin hikâyeleri bunlar. Boğaz’dan çıkan
parmak kız, çocukları peşine takan
Ramazan davulcusu, Sezen Aksu’yu merak eden uzaylı, mantığı tarafından
terk edilen Aşırı Mantıklı Profesör, İstanbul’un ketum dalgıcı, konuştukça kadınlara başka bir
dünya vaat eden billboard kadını ve daha nice tuhaf şey bu küçük kitapta saklı.
İçinizde yeşermiş umut tohumlarını sulayan bu minik hikâyeler bütünü, yeni bir
dünyaya doğru yelken açmış herkesin de hikâyesi” sözleriyle
tarif ettiği kitap, yetişkinlere yönelik masallar anlatıyor.
Eriyen Ülkenin Sırları’nın
illüstrasyonları ise, Türkiye’nin en yenilikçi sanatçı kolektiflerinden Krüw’ün
üyelerinden Bülent Gültek
tarafından çizildi ve resimlendi. Kapak resmine de hayat veren Gültek’in özgün ve güçlü çizimleri,
hayalbaz, oyunsever ve içindeki hikayecileri uyandırmak isteyen okura
bu büyülü yolculukta eşlik ediyor.
Gökçe Çiçek İpek editörlüğünde
Ganj Yayınları’ndan çıkan Eriyen Ülkenin Sırları,
tüm kitabevlerinde ve internet kitap satış noktalarında 15 TL’den satışa
sunuldu.
Bir
masal anlatıcısı
1975’te dünyaya gelen Pelin Turgut, Siyaset
Felsefesi okudu. Yenilikçi sinemanın öncüsü ve 17 yıldır bağımsız
sinemanın Türkiye’deki kalesi !f İstanbul Bağımsız Film Festivali’nin ve !f
Senaryo Lab’in kurucularından olan Turgut aynı zamanda Reuters, Time ve The
Independent gibi yayınlar için Türkiye
muhabirliği yaptı. Hikâye anlatıcılığı, ritüel, hareket ve mitolojiyi bir araya getiren,
yeni hikayeler yaratmaya odaklı özgün eğitimlerini Avrupa’da ve Türkiye’de yürütüyor.
Büyük, küçük, bir çok insana masal anlatıyor. Eriyen Ülkenin Sırları
yazarın ilk kitabı.
TADIMLIK
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, bizler henüz
birer hayal, içimiz deve, dışımız pire iken, her yer
kapkaranlıkmış. Koyu, kalın, bir çellonun göbeği gibi bilinmezmiş
bu karanlık. Her şeyin karanlığıymış.
Sessizmiş bir de çok.
Binlerce yıl geçmiş; zaman da neymiş ki? Karanlık
karanlıkla kalmış.
Ve günlerden bir gün karanlık nefes vermiş. Titremiş ve ağzı ateş
saçan
ejderha kafalı kocaman bir yılan fırlamış içinden. Derisi gökkuşağının her
renginde parlıyor, verdiği her nefes kıvılcımlar saçıyormuş. Aynı anda her yerde
imiş. Hem yukarda, hem aşağıda, hem içerde, hem dışarda. Bu sayede karanlığın en ücra köşelerinde
bile aydınlık kırıntıları belirmiş.
Hikâyeleri de bu kırmızı göbekli Büyük Yılan
getirmiş.
Her nefesi bir hikâye, bir dünya imiş. Dünyaların
sonu yokmuş o yüzden. O nefes verdikçe çoğalır, zenginleşirlermiş.
Her şey
hikâyeymiş onun ağzından dökülen; ışıldayan rengârenk
iplikler gibiymişler; birbirlerine o kadar karmaşık bir örgüyle, hayal
edilebilecek en ince ipek halıdan da sıkı düğümlenmişler ki insan aciz gözüyle bakmaya kalksa
gözü
kamaşacağından ya budalalaşır ya da kör olurmuş.
Yıldızlar da bu desenlerin içinden çıkmış,
denizler de. Denizin içindeki tek gözlü yaşamlar da. O günler
de, yirmi beş bin yıl sonraları da, o hikâyelerin içindeymiş en baştan.
Bütün hikâyeler birmiş, ejderha kafalı koca yılanın
nefesinde gizli. O yüzden başlangıç da yokmuş, bitiş de.