Başarılı
oyuncu Caner Cindoruk, Kosova’nın başkenti Priştine'de bu yıl dokuzuncusu
düzenlenen Batı Balkanlar’ın en önemli film festivali ‘PriFest Uluslararası
Film Festivali'nde yönetmenliğini ve senaristliğini Zeki Demirkubuz’un
üstlendiği ‘Kor’ filmindeki performansıyla ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülüne layık
görüldü.
20
Temmuz’da gerçekleştirilen ödül töreninde başrollerini Aslıhan Gürbüz ve
Taner
Birsel ile paylaştığı ‘Kor’ filmindeki başarılı performansıyla ‘En İyi
Erkek Oyuncu’
ödülüne layık görülen ünlü oyuncu Caner Cindoruk, finalde Oscar ödüllü
dünyaca ünlü Kanadalı yönetmen ve senarist Paul Haggis’le bir araya
geldi.
22.Sadri
Alışık Ödülleri’nde dram dalında ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülünü layık görülen
Caner Cindoruk, ‘PriFest Uluslararası Film Festivali'nde ‘Kor’ filmiyle 2. ödülünü
alırken mutluluğunu ise ‘Kor filmi ile
bu yıl ikinci ödülümü alıyorum. Batı Balkanlar’ın en önemli ve uluslararası çaptaki
festivalinden bu ödülü almak benim için çok büyük bir mutluluk ve gurur’ sözleriyle
ifade etti.
Kosova’nın
başkenti Priştine’de yer alan Zahir Pajaziti Meydanı’nda gerçekleşen ve Türkiye’nin
“konuk ülke” olarak katıldığı ‘PriFest Uluslararası Film Festivali' kapsamında
80 film gösterilirken, 40 film 4 ayrı kategoride yarıştı.
Kor Filmin konusu;
Geçimini
evde giysi dikerek sağlayan Emine, son çalışmasını göstermek üzere bir giyim atölyesine
girer ve eski patronu olan Ziya’yla karşılaşır. Ertesi gün Ziya, Emine’nin
kocası Cemal’in bir dönem işsizlik ve depresyon çekmesi sonucu Romanya’ya kaçak
işçi olarak gittiğini ve tutuklandığını öğrenir. Emine’nin üç yaşındaki oğlunun
ise ameliyat olması gerekmektedir fakat bunun için Emine’nin ne yeterli parası
ne de sağlık sigortası vardır. Ziya, Emine’ye yeni bir iş bulur ve çocuğunun
tedavi masraflarını öder. Ancak Ziya’nın bu iyi niyeti ve ilgisinin ardında
yalnızca cömertlik olmadığı kısa sürede ortaya çıkar. Ziya, Emine yanında
çalışmaya başladığından beri ona aşıktır. Birkaç kadeh içkiden sonra Ziya,
Emine’yi arar ve onu görmek istediğini söyler. Emine kabul eder ve Ziya’yı
çağırır, böylelikle aralarında anlaşılması güç bir ilişki başlar.
Cemal
aylar sonra İstanbul´a döndüğünde, Emine konfeksiyon atölyesinde çalışmaktadır
ve çocuğu sağlıklıdır. Ancak, tesadüfen bulduğu hastane faturası, Ziya´nın
çocuğunu ameliyat ettirdiğini öğrenmesine ve Emine´nin bunu gizlediğinin ortaya
çıkmasına neden olur. Başına gelenlerden zaten Ziya´yı sorumlu tutan ve
Emine´yi deli gibi kıskanan Cemal, altında başka korkular taşıdığı bu durumla
yüzleşmeyi mi yoksa görmezden gelmeyi mi seçecektir?
