Gönül Dağı: Görünmeyen bağlar

Gönül Dağı: Görünmeyen bağlar
Hayal gibi… Rüya gibi… Selma’nın deyimiyle bu yaşanılanlar gerçek mi? Ali’nin duaları kabul olmak üzere. Selma Ali’nin annesi olmak üzere. Bu bölümde Gönül Dağı yine gönül tellerimizi titretti. Divane ve Taner hepimizi duygulandırdı. Ramazan, Asuman ve Mete evlerine kavuştu. Veysel ve Kenan barıştı. Muammer’in kırkı çıkınca Döndü, SelTan’ın artık kız isteme töreninin olmasını istedi. Mevsim okuldan arkadaşı Selma’yla yeniden buluştu. Bu bölüm hepimizi etkiledi.
 
Ramazan bir önceki bölüm Ramot’un haklarını alınca buna en çok sevinen Asuman oldu. Ramazan ve Asuman telif haklarından gelen gelirle satılmak üzere olan evlerini satın almak istediler. Büyük bir sürprizle karşılaştılar. Ev satılmıştı. Kamuran ve Münir AsRam için onların evlerini satın almışlar. Asuman buna çok büyük bir tepki gösterdi. Asıl tepkiyi Ramazan’dan beklerken Asuman gösterdi ve Ramazan’ın üzülmesini istemedi. Kamuran döndüğünden beri pek çok olayın içinde. Üstelik oyuncu değişikliği yapıldı. Kamuran sadece AsRam’a ve Mete’ye karışmakla kalmadı Hüseyin’e de karıştı. Dünürünün evlenmek üzere olduğunu öğrenince buna da müdahale etti. Adile’yi öğrenince işe burnunu sokmak ihtiyacını öğrendi.
 
Adile, Hüseyin’den evlenme teklifi alınca ne yapacağını bilemedi. Hüseyin’i sordu soruşturdu. İyi bir insan olup olmadığını öğrenmeye çalıştı. Hatta bununla ilgili Gülsüm öğretmenle bile konuştu. Adile bu konuyla ilgili Filiz’le konuşmaya çalışırken çok zorlandı. Anca ikinci denemesinde söyleyebildi. Filiz de annesinin her kararında arkasında duracağını söyleyerek Adile'yi mutlu etti. Adile olumlu cevap verecekti fakat Kamuran’ın çay bahçesinde Hüseyin’le konuşmasını duyunca gözyaşları içinde vazgeçti. Kamuran dünür olarak Adile’yi değil kendine göre daha donanımlı gördüğü başkasını istiyordu. Halbuki Adile’nin kalbinin güzelliğinden haberi yoktu. Başta kızına olmak üzere ailesine büyük bir eksiklik yaşatan Kamuran gelir gelmez her şeye müdahale etmesiyle daha çok kişinin kalbini kıracak gibi duruyor. Kamuran bence yaşattığı eksikliği tamamlamaya çalışırken başkalarını kırıp dökmemeli. Üstelik bunu yaparken Münir’i de alet ediyor. Bunu durdurmalı.
 
Veysel bu bölümde yine duygulandırdı. Yusuf ve Yağmur’u tekerlekli sandalyeyle oynarken görünce delirdi. Birden Yusuf’u tekerlekli sandalyeden kaldırıp o sandalyeyi aldı. Veysel tekerlekli sandalyenin oyuncak olmadığını belirterek bozkırın ortasında yakmaya kalktı. Tam bu sırada ağabeyi Kenan yetişti. Babasının ölümünden ağabeyini sorumlu tutan Veysel bu sefer de her şeyin o tekerlekli sandalye yüzünden olduğunu söyleyerek ağladı. Kenan ve Veysel bu duygusal anda barıştılar.
 
Kenan ve Veysel’in arasındaki bu dargınlığı normal karşılıyorum. Babalarının ölümü ve yanlarında olmaları kolay bir olay değil. Ağır bir şey yaşadılar. Bu duruma bakılırsa yaşananlar normal. Küslük olayının uzamamasına çok sevindim. En azından uzun ve gereksiz tartışmalar izlemeyeceğiz. Elif’in dönüşü başta Kenan olmak üzere herkesi mutlu etti. Daha çok sahneleri olmaları gerektiğini düşünüyorum. Madem Elif döndü hak ettiği sahneyi ve hikâyeyi görmeli. Mesela ElKen’in bebeği, mesela beraber çalışmaları mesela beraber dertleşmeleri… Kısacası ElKen hikayesi artmalı ve kendini göstermeli.
 
Rıfat’ın yeni kahvesi açıldı. Ağıtçı ve düğüncü dükkanlarının hemen yanı başında yeni bir dükkâna sahip oldu. Eski dükkânın tesisat probleminden dolayı taşınan Rıfat yeni bir başlangıç yaptı. Tabii bu sırada Rıfat’ın 4 çocuğuna kim bakıyor? Bu izleyiciler tarafından merak ediliyor. Mihriban her daim kocasının yanında. Hacer ise tek başına 4 çocuğa yetebilir mi? Zamanında Gedelli’de bir Ali’ye bakılamamıştı. Şimdi 4 çocuğa birden yetmeye çalışan Rıfat ve ailesine helal olsun. En çok da onlara her zaman destek olan Sefer ve Selami’ye helal olsun…
 
Mevsim’in gelmesi kasabaya renk getirdi. Şive Şenözen o güzel enerjisiyle diziye dahil oldu. Üstelik kendisi yönetmenimizin de eşi. Açıkçası Selma’ya okul içinden bir arkadaş yazılması gerektiğini düşünüyordum. Mevsim ve Selma’yı görünce bu düşüncemde haklı olduğumu gördüm. Selma’nın artık Asuman ve Cemile dışında bir arkadaşı var. Mevsim ve Selma okul arkadaşı. Mevsim’in tayini Gedelli’ye çıkınca Selma’yla tekrar kavuşmuş oldular. Ayrıca Mevsim ve Seyfettin ayrı güzel bir ikili oldular. İki masum, sakar, samimi insan kalplerini birleştirecek diye düşünüyorum. Seyfettin Mevsim’e kendini çoktan kaptırmış gibi duruyor.
 
Erkan, Filiz’in kendisini sevdiğini öğrendi. Yeşim Erkan’a ikisinden olmayacağını anlatırken bu gerçeği de anlattı. Filiz’in kalbi çok kırık. Kendisine yardıma geleceğini söyleyip gelmeyen ve koşa koşa Yeşim’e giden Erkan’ı kolay affetmeyecek gibi duruyor. Erkan bu gerçek karşısında şoke oldu tabii. Filiz’e söz verip Yeşim’e giden Erkan şimdi Filiz’e kendini affettirmeye ve her şeyi konuşmaya çalışıyor ama nafile. Filiz haklı olarak konuşmak ve görüşmek istemiyor.
 
Selma ve Taner kız isteme törenlerini Muammer’in ölümü dolayısıyla ertelemek zorunda kaldı. Döndü’nün ricası ve onayıyla artık Muammer’in ölümünün üzerinden 40 gün geçince kız isteme töreni gerçekleşti. Selma babasını yanında görmek istedi ve kız isteme törenine çağırdı. Divane törene gelmeyeceğini söyledi çünkü daha önceden kötü hatıraları vardı. Bu kez Selma’yı isteyen gerçekten Taner’di. Taner Selma’nın mahsun olduğunu görüne töreni durdurup herkesi kaldırdı ve Divane’nin yanına götürdü. Divane törene gelmeyince tüm tören Divane’ye geldi. Kekik çayıyla birlikte Selma’yı babasından kulübenin önünde istediler. Kız verildi. Tam yüzükler takılacaktı ki kurdelenin olmadığı fark edildi. Ali hemen ayakkabısındaki bağcığı çıkardı verdi. “Bizi bu bağladı.” diyerek kendisine ayakkabı bağcığını bağlamayı Selma’nın öğrettiğinden bahsetti. O an çok özeldi çünkü çocuklara ayakkabı bağlamayı anneleri öğretirdi.    
 
Kız istemeyle ilgili tartışılan birkaç şeyden bahsetmek istiyorum. Divane daha önce Selma’nın kız istemesine gitmişti şimdi niye gitmedi? Bu şekilde düşünen çok izleyici var. Gerçekten Divane istese törene gidebilirdi. Ayrıca Ali hani ayakkabısını bağlamayı kendi öğrenmişti. Öyle bir replik vardı. Şimdi neden Ali Selma’nın öğrettiğini söyledi. Bu çok ilginç. Sanki bazı şeyler SelTan hatta Selma lehine olması için değiştiriliyor gibi bir düşünce var. Cidden hani Ali kendi öğrenmişti ayakkabısını bağlamayı? Şimdi bir duygusallık katıldı olaya. Dilek hiç olmamış gibi yapılması DilTan severleri üzüyor. Taner ilk defa âşık olmuş gibi yazıldığı düşünülüyor bazı izleyicilere göre. Hatta bazı SelTan’cılara göre Taner ilk defa âşık oldu ama durum tabii ki böyle değil. Taner hala Dilek’in mezarına gidip bu durumu konuşmadı mesela önceden her şeyi konuşurdu. Yasemin’le evlenecekken bile Dilek’ten icazet alan ve durumu açıklayan Taner’in şimdi Dilek aklına bile gelmiyor. Üstelik Hüseyin bile Adile’yle evlenmek isteğini Günşıl’ın mezarına gidip söyledi ve izin istedi. Taner en azından bir vedalaşıp durumu Dilek’e anlatabilirdi. Yani bunu yapmak zorunda değil tabii ama Taner’den beklenen buydu. Eskiden Taner en ufak bir olayı bile mezarına gidip Dilek’e anlatırdı. Hikaye bu şekilde devam etmeliydi.  Kasabaya dönen Yasemin ortalığı karıştıracak gibi duruyor. Haftaya görüşmek üzere.     
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER