Dizinin bu akşam yayınlanacak bölümünde Şahin'in ve Ali'nin gözyaşlarına boğulduğu duygu yüklü yüzleşme sahnesi ekrana gelecek.

Ay Yapım imzalı ‘Bu Şehir Arkandan Gelecek’te yıllar sonra oğlu Ali’nin (Kerem Bürsin) yaşadığını öğrenen Şahin (Gürkan Uygun), o andan itibaren yeniden hayata döndü. Zaten bir baba, oğlu var oldukça nefes alır. En büyük umut kaynağı oğludur. Evlat da babasının gözlerindeki o umut ışığını gördükçe bu hayattaki tüm zorluklara karşı göğüs gerer. Peki, tüm bunları Şahin’in öz babası olduğunu öğrenen Ali için de söyleyebilir miyiz?

İşte, bunun cevabı ‘Bu Şehir Arkandan Gelecek’in soluksuz izleyeceğiniz yeni bölümünde cevap bulacak. Ali ile Şahin arasındaki duygu yüklü sahne ekran başındakileri gözyaşlarına boğacak. O zaman heyecanla beklenen yeni bölüme geri sayım başlamışken, gelin, sinema tarihinin en unutulmaz baba-oğul filmlerini hatırlayalım!

Çağan Irmak’ın yönettiği, Çetin Tekindor, Hümeyra, Fikret Kuşkan ve Yetkin Dikinciler gibi yıldız isimlerin rol aldığı ‘Babam ve Oğlum’, Türk Sineması’nın unutulmaz klasiklerinden birine dönüştü. Yıllar sonra bir araya gelen baba-oğul arasındaki ilişkinin üç kuşak üzerinden anlatıldığı filmde, Hüseyin Efendi (Çetin Tekindor) karakterinin, «Açaydım kollarımı, gitme diyeydim» sahnesi de Türk Sinema tarihinin efsane anları arasındaki yerini aldı.

2007 yapımı ‘Umudunu Kaybetme’ (The Pursuit of Happiness) filminde Will Smith ile gerçek hayattaki oğlu Jaden Smith, baba-oğlu canlandırıyorlar. Eşi tarafından terk edilen ve oğluyla yapayalnız kalan Chris Gardner olarak izlediğimiz Will Smith’in performansıyla unutulmazlar arasına giren ‘Umudunu Kaybetme’, sevginin her şeyi çözebileceğini vurguluyor.

Başrollerini Dustin Hoffman ve Meryl Streep’in paylaştığı, 5 dalda Oscar ödüllü klasik ‘Kramer Kramer’e Karşı’da, oğlunu büyütmek için kendi hayatını bir kenara bırakan bir babanın, eşinin açtığı velayet davası karşısındaki ebeveynlik mücadelesi anlatılıyor.

Üç dalda Oscar ödüllü 1999 yapımı filmde, başrol oyuncusu ve aynı zamanda yönetmeni olan Roberto Benigni, “La vita bella” diyor; yani «Hayat güzeldir!». II. Dünya Savaşı yıllarında Yahudi oldukları için toplama kampına götürülen Guido, oğluna esir kampının ve savaşın bir oyun olduğunu söyler. Film, her zaman bir umut ışığı olduğuna dikkat çekiyor.

Tom Hanks’in unutulmaz performansıyla sinema tarihinin ölümsüzleri arasına adını yazdıran ‘Azap Yolu’nda (Road to Perdition), intikam hikâyesi üzerinden bir babanın, oğlu için yapamayacağı şey olmadığı gösteriliyor. Altı dalda Oscar’a aday gösterilen 2002 yapımı film, ‘En İyi Sinematografi’ dalında ödüle lâyık görüldü. 

Tim Burton imzalı ‘Büyük Balık’ (Big Fish) filminde, William Bloom’un, kanser nedeniyle ölüm döşeğinde olan babasının son anlarında yanında olmak için aile evine geri döner. Gençliğinde fantastik olaylar yaşamış babası, tüm anılarını William’a anlatır. Ewan McGregor’un başrolde olduğu film, izleyiciyi fantastik bir yolculuğa çıkarıyor.